GAZZE PROTESTOLARI: İDDİAYA GÖRE OXFORD ÖĞRENCİLERİ BİR GRUP ERKEK TARAFINDAN TEHDİT EDİLDİ

Oxford Üniversitesi’nde Gazze Protestoları ve Güvenlik Endişeleri

Gazze’deki savaşı protesto eden öğrencilere yönelik tehdit iddiaları üzerine bir üniversite güvenlik önlemlerini artırdı.

6 Mayıs’ta, “özgürleştirilmiş bölgeler” olarak adlandırılan protesto kampları, Oxford Üniversitesi kampüslerine yakın alanlara kuruldu.

Thames Valley Polisi, Cumartesi günü saat 20.50’da Parks Road’a kargaşa ihbarları üzerine çağrıldığını doğruladı. Serbest gazeteci ve yüksek lisans öğrencisi Madeleine Jane, erkeklerin protestocularla karşı karşıya geldiği anı kaydetti. Cumartesi günü saat 20.50 sularında Thames Valley Polisi, Parks Road’da kargaşa ihbarları üzerine olay yerine çağrıldı. Serbest gazeteci ve yüksek lisans öğrencisi Madeleine Jane, olayın geçtiği Keble Koleji önünde erkeklerin protestocularla karşı karşıya geldiği anı kaydetti. Polis, olayda herhangi bir gözaltı yapılmadığını belirtti.

Olayı yatıştırmak için polis memurları 35. madde uyarınca bölgedeki insanları dağıtma emri verdi. Oxford Üniversitesi sözcüsü ise endişelerini dile getirerek kampüs güvenliğini artırdıklarını açıkladı.

Kamp alanında ikamet eden ve gazeteci olarak protestoları takip eden Jane, BBC’ye Cumartesi günü yaşanan olayın “gerçeküstü” hissettirdiğini anlattı. Sosyal medya paylaşımında, protestoculara bağırarak ve tehditler savurarak afişleri yırtan bir grup erkeğin müdahalesine şahit olduğunu belirtti. Jane, protestocuların olaya müdahale etmediğini ve yerel halkın arabuluculuk yaparak saldırganları uzaklaştırdığını da ekledi.

“Tedirgin”

Jane, yerel basına yaptığı açıklamada, protesto sırasında erkeklerin kendisine “saldırgan” davrandığını aktardı. Jane, olayda şunları yaşadığını anlattı: “Sürekli olarak rahatsız edildim, terörist olarak adlandırıldım, bana bağırıldı ve tehdit edildim.” Polis tarafından bölgeden uzaklaştırılan bu kişilerin ardından Jane, “gerilimi azaltmak için yoğun çaba gösteren, iyi eğitimli insanlara minnettar olduğunu” ve bu olaydan sonra “tedirgin hissettiğini” dile getirdi.

Oxford Üniversitesi, protestoların başlangıcından bu yana yaptığı açıklamada, protestolar sırasında “üniversite topluluğunun, binalarımıza gelen ziyaretçilerin, halkın güvenliği ve refahının en önemli öncelik” olduğunu vurguladı. Açıklamada ayrıca şu bilgilere yer verildi: Kamp alanı çevresinde güvenliği sağlamak için artırılmış güvenlik önlemleri alınıyor. Üniversitenin geri kalanında da düzenli devriyeler yapılıyor. Thames Valley Polisi ile yakın temas halinde içinde çalışılıyor. Cumartesi akşamı olaylara hızlı müdahalede bulundukları için kendilerine minnettarız.

Protestocular, taleplerini içeren listeyi Sheldonian Tiyatrosu’nun kapısına üniversite rektörüne ithafen astılar. Listede üniversitenin tüm finansal bilgilerini açıklaması, yatırım politikasını gözden geçirmesi, “İsrail soykırımı, apartaidi ve işgalinin” boykot edilmesi ve Barclays ile olan bankacılık ilişkisini sona erdirmesi gibi talepler yer alıyordu.

İsrail, Gazze’deki askeri operasyonda soykırım suçlamalarını reddetti ve Hamas’ın 7 Ekim’deki silahlı saldırısının ardından kendini savunma hakkına sahip olduğunu ısrarla belirtti. O tarihten bu yana, Hamas tarafından yönetilen bölgenin sağlık bakanlığına göre 35.000’den fazla kişi hayatını kaybetti.

‘’Hala Öfkeliyiz’’

Oxford Action for Palestine, olayın ardından yaptığı açıklamada, erkeklerin protestoculara saldırdığını belirtti. Açıklamada ayrıca, “Kimse yaralanmadığı için minnettarız, ancak kampçılarımızın güvenliğini tehlikeye atan bu siyasi güdümlü şiddet eylemine karşı öfkeliyiz.” ifadeleri yer aldı.

Kaynak: BBC / Çeviri: Dilayda Turgut